Eğer siz de yemeklerin tadının tuzdan geldiğine inanıp daha yemeğin tadına bakmadan tuz atanlardansanız bu durum da potansiyel bir böbrek hastasısınız demektir.
Böbreklerimiz, vücudumuzun tuz ve su dengesini ayarlayan organlardır. Böbrekler bozulmadığı sürece bu dengenin bozulması mümkün değildir. Ama işte sürekli fazla tuz yükü ile karşılaşan böbrekler bir süre için bununla mücadele edebilir fakat zamanla bu yükü kaldıramayan böbreklerin sağlığının bozulmasına neden olur.
Böbrek yetmezliğinin yarattığı en önemli iki hastalık hipertansiyon ve şeker rahatsızlığıdır.Bu yüzden özellikle hipertansiyonu olan kişilerin tedavi edilmesi ve tuzun kısıtlanması çok önemlidir.
Böbrek rahatsızlığı ilerleyicidir.
Böbrekler vücutta su ve tuz alımı,D vitamini yapımı,tansiyon düzenlemesi,kan yapıcı hormon üretimi ve zararlı maddelerin idrar yolu ile atılması gibi çok ciddi fonksiyonlara sahiptir.İşte bu foksiyonlardan birinin azalması durumunda böbrek yetersizliğinden söz edilmektedir.Bu durum üç aydan fazla sürdüğü takdirde kronik olarak kabul edilir.Bu durumun ilerleyici olduğu bilinmektedir.
Hipertansiyon,obezite,ailede böbrek rahatsızlığı olması,kalp ve şeker hastalığı,bilinçsiz ilaç kullanımı ve sıklıkla görülen idrar yolu enfeksiyonu böbrek rahatszılığı için risk oluşturmaktadır.
Basit bir kan ve idrar testiyle tespit edilen böbrek rahatsızlığı gerekli tedavi yapıldığı takdirde ilerlemenin yavaşlatılıp hatta hastalığın tamamen önlenmesi mümkündür.Ülkemizde Nefroloji derneğinin yaptığı araştırmalara göre yetişkinlerin çoğunda böbrek yetmezliğinin evrelerinin görüldüğü tespit edilmiş.Fakat bu konudaki bilinçsizlik nedeniyle çoğu kişinin zamanında gerekli önlemleri alamadan böbrek fonksiyonlarının azalmasının ciddi boyutlara vardığında yani hastanın diyaliz tedavisi ve böbrek nakli ihtiyacına geldiğinde tedavi olmaya başladığını göstermektedir. Bu nedenle bu konudaki bilinçlendirme çabalarına biran önce başlanmalıdır.
Böbrek sağlığını korumak için…
Böbrek yetmezliği kandaki kreatinin ve üre yüksekliği ile saptanmaktadır.Bazen kreatinin değeri normal seviyenin üst sınırında bile olsa kişide böbrek yetersizliği görülebilir.Böbrek sağlığını korumak için günde 1,5-2 litre arası sıvı almalı,gelişigüzel ilaç kullanılmamalı ve ideal kilonun korunması çok önemlidir.
Sabahları bulantı, kusma, iştahsızlık,halsizlik, gece idrara kalkma, idrarda köpüklenme,göz çevresinde ve ayaklarda şişme, cilt renginde kirli sarı renk görülmesi, bir türlü kontrol altına alınamayan hipertansiyon şikayetleri durumlarında mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Böbrek yetmezliğiçok ciddi bir rahatsızlıktır.Bu nedenle böreklerimize iyi bakmalı, bu konuda bilinçli olmalı etrafımızda ki kişileri de uyarmalıyız.
Tuz böbreklere nasıl zarar verir ?
Sağlıklı bir insanın günde tüketmesi gereken tuz 5-6 gr civarında olması gerekirken; hipertansiyon, kalp ve böbrek hastası olan kişiler için bu miktar 2-3 gr ile sınırlı olmak zorundadır.SALTURK’UN (Türk Toplumunda Tuz Tüketimi ve Kan Basıncı ) yaptığı araştırmalara göre ülkemizde günlük ortalama tuz tüketim oranı 18 gr civarındadır.Ve tahmin edebileceğiniz gibi bu oran normal tüketilmesi gereken oranın çok üstündedir.Bu nedenle SALTURK biran önce okul çağından başlayarak tuzun böbreklere zararları konusunda bilinçlendirme eğitimlerinin başlanması gerektiğini söylemektedir.Çünkü, bu bilinçsiz tüketim nedeniyle böbrek,kalp ve damar rahatsızlıkları, tansiyon gibi hastalıkların günden güne arttığı gözlenmektedir.Üstelik bu konstrolsüz tuz tüketimi günden güne genç kuşaklarda tuzdan kaynaklı hastalıkların artmasına sebep olmaktadır.Böbreklerimiz, vücudumuzun tuz ve su dengesini ayarlayan organlardır. Böbrekler bozulmadığı sürece bu dengenin bozulması mümkün değildir. Ama işte sürekli fazla tuz yükü ile karşılaşan böbrekler bir süre için bununla mücadele edebilir fakat zamanla bu yükü kaldıramayan böbreklerin sağlığının bozulmasına neden olur.
Böbrek yetmezliğinin yarattığı en önemli iki hastalık hipertansiyon ve şeker rahatsızlığıdır.Bu yüzden özellikle hipertansiyonu olan kişilerin tedavi edilmesi ve tuzun kısıtlanması çok önemlidir.
Böbrek rahatsızlığı ilerleyicidir.
Böbrekler vücutta su ve tuz alımı,D vitamini yapımı,tansiyon düzenlemesi,kan yapıcı hormon üretimi ve zararlı maddelerin idrar yolu ile atılması gibi çok ciddi fonksiyonlara sahiptir.İşte bu foksiyonlardan birinin azalması durumunda böbrek yetersizliğinden söz edilmektedir.Bu durum üç aydan fazla sürdüğü takdirde kronik olarak kabul edilir.Bu durumun ilerleyici olduğu bilinmektedir.
Hipertansiyon,obezite,ailede böbrek rahatsızlığı olması,kalp ve şeker hastalığı,bilinçsiz ilaç kullanımı ve sıklıkla görülen idrar yolu enfeksiyonu böbrek rahatszılığı için risk oluşturmaktadır.
Böbrek sağlığını korumak için…
Böbrek yetmezliği kandaki kreatinin ve üre yüksekliği ile saptanmaktadır.Bazen kreatinin değeri normal seviyenin üst sınırında bile olsa kişide böbrek yetersizliği görülebilir.Böbrek sağlığını korumak için günde 1,5-2 litre arası sıvı almalı,gelişigüzel ilaç kullanılmamalı ve ideal kilonun korunması çok önemlidir.
Sabahları bulantı, kusma, iştahsızlık,halsizlik, gece idrara kalkma, idrarda köpüklenme,göz çevresinde ve ayaklarda şişme, cilt renginde kirli sarı renk görülmesi, bir türlü kontrol altına alınamayan hipertansiyon şikayetleri durumlarında mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Böbrek yetmezliğiçok ciddi bir rahatsızlıktır.Bu nedenle böreklerimize iyi bakmalı, bu konuda bilinçli olmalı etrafımızda ki kişileri de uyarmalıyız.