Tanım olarak irdeleyecek olursak sanallaştırma, işletim sistemleri, ağ kaynakları ve depolama aygıtlarından herhangi birinin aslını kurmak yerine onları sanal olarak kurma işlemine verilen addır.
Günümüzde üretilen bilgisayarların hard disk ve ram anlamında güçlenmiş olması bilgisayarlar üzerinde kullanıcıların bu tür sanallaştırma eylemleri uygulamalarına olanak vermiştir. İşletim sistemlerinde kullanılan donanımın aynı zamanda birden fazla işletim sistemini çalıştırıp kullanabilmek için yazılım kullanmasıdır. Bunu örnek vererek açıklayacak olursak mesela işletim sisteminde sürekli yenilikler ve değişiklikler olmaktadır. Fakat bu yeni sürümü bilmeden birçok kişi tam olarak kullanmak istemez. Bu nedenle bilgisayarda sanallaştırma uygulayarak aynı anda iki işletim sistemini birden kullanıp eskisini bozmadan yeni sistemi deneyerek kullanmadan önce test ederler.
Bunun dışında şirketler bilgisayar yatırımı anlamındaki giderleri düşürmek için de sanallaştırma yöntemini kullanmaktadır. Aynı bilgisayarı sanallaştırarak birden fazla kullanıcı adı ile açılıp kullanılmasını sağlamış bu sayede hem yer açma derdinden hem de ikinci bir bilgisayar masrafından kurtulmuş olurlar.
Bu yöntem ilk kullanıldığında amaç bilgisayarlarda işletim gücünden tasarruf etmesi için kullanılmaktaydı.Fakat zaman içerisinde bu kullanım arttı. Hatta 2005 yılına gelindiğinde bu işin uzmanları bile sanallaştırmanın bu kadar yaygın kullanılacağını düşünmüyorlardı. Günümüzde birçok kişi sanallaştırma yöntemini kullanmaktadır.
Hatta şöyle ki hard diskinizi bölümlere ayırıyorsanız siz bile farkında olmadan bir sanallaştırma yapmışsınız demektir.
Sanallaştırmanın kullanıldığı başlıca üç alan vardır. Bunlar sırasıyla,
1. Ağ sanallaştırması: Ağ üzerinde bulunan uygun kaynakların, uygun bandwidth’lerin her birinin birbirinden bağımsız ve belli bir sunucuya ya da aygıta atanmış kanallara bölüştürülerek bir araya getirilmesi metodudur. Sanallaştırma işleminde mantık, tıpkı bölümlere ayrılmış sürücünüzün dosyaları daha kolay yönetmesindeki gibi, ağın da daha kolay yönetilebilir hale getirilip karmaşıklığının gizlenmesini sağlamaktır.
2. Yedekleme sanallaştırması: Merkezi konsoldan yönetilen tek bir depolama aygıtıymış gibi görünen birçok ağ depolama aygıtının fiziksel yedekleme birleştirilmesidir.
3. Sunucu sanallaştırması: Bireysel sunucuların, işlemcilerin numaralar, kimlik bilgileri ve işletim sistemleri gibi sunucu verilerini, sunucunun kullanıcılarına karşı maskeleme işlemidir.Bu işlem sunucuyu kullanan kullanıcıların kaynakları paylaşmasını sağlarken aynı zamanda kullanıcının sunucuda bulunan karmaşık yapıyı öğrenip sunucuya hakim olmasını engellemek içinde kullanılmaktadır.
Bugün neredeyse tüm şirketler server olarak tanımlanan bilgisayarlarla sanallaştırma yöntemlerini kullanmaktadır.
Günümüzde üretilen bilgisayarların hard disk ve ram anlamında güçlenmiş olması bilgisayarlar üzerinde kullanıcıların bu tür sanallaştırma eylemleri uygulamalarına olanak vermiştir. İşletim sistemlerinde kullanılan donanımın aynı zamanda birden fazla işletim sistemini çalıştırıp kullanabilmek için yazılım kullanmasıdır. Bunu örnek vererek açıklayacak olursak mesela işletim sisteminde sürekli yenilikler ve değişiklikler olmaktadır. Fakat bu yeni sürümü bilmeden birçok kişi tam olarak kullanmak istemez. Bu nedenle bilgisayarda sanallaştırma uygulayarak aynı anda iki işletim sistemini birden kullanıp eskisini bozmadan yeni sistemi deneyerek kullanmadan önce test ederler.
Bunun dışında şirketler bilgisayar yatırımı anlamındaki giderleri düşürmek için de sanallaştırma yöntemini kullanmaktadır. Aynı bilgisayarı sanallaştırarak birden fazla kullanıcı adı ile açılıp kullanılmasını sağlamış bu sayede hem yer açma derdinden hem de ikinci bir bilgisayar masrafından kurtulmuş olurlar.
Bu yöntem ilk kullanıldığında amaç bilgisayarlarda işletim gücünden tasarruf etmesi için kullanılmaktaydı.Fakat zaman içerisinde bu kullanım arttı. Hatta 2005 yılına gelindiğinde bu işin uzmanları bile sanallaştırmanın bu kadar yaygın kullanılacağını düşünmüyorlardı. Günümüzde birçok kişi sanallaştırma yöntemini kullanmaktadır.
Hatta şöyle ki hard diskinizi bölümlere ayırıyorsanız siz bile farkında olmadan bir sanallaştırma yapmışsınız demektir.
1. Ağ sanallaştırması: Ağ üzerinde bulunan uygun kaynakların, uygun bandwidth’lerin her birinin birbirinden bağımsız ve belli bir sunucuya ya da aygıta atanmış kanallara bölüştürülerek bir araya getirilmesi metodudur. Sanallaştırma işleminde mantık, tıpkı bölümlere ayrılmış sürücünüzün dosyaları daha kolay yönetmesindeki gibi, ağın da daha kolay yönetilebilir hale getirilip karmaşıklığının gizlenmesini sağlamaktır.
2. Yedekleme sanallaştırması: Merkezi konsoldan yönetilen tek bir depolama aygıtıymış gibi görünen birçok ağ depolama aygıtının fiziksel yedekleme birleştirilmesidir.
3. Sunucu sanallaştırması: Bireysel sunucuların, işlemcilerin numaralar, kimlik bilgileri ve işletim sistemleri gibi sunucu verilerini, sunucunun kullanıcılarına karşı maskeleme işlemidir.Bu işlem sunucuyu kullanan kullanıcıların kaynakları paylaşmasını sağlarken aynı zamanda kullanıcının sunucuda bulunan karmaşık yapıyı öğrenip sunucuya hakim olmasını engellemek içinde kullanılmaktadır.
Bugün neredeyse tüm şirketler server olarak tanımlanan bilgisayarlarla sanallaştırma yöntemlerini kullanmaktadır.