Kumaş sanatı ilk defa giyinme, örtünme, süslenme ve barınma gibi ihtiyaçlar sebebiyle ortaya çıkmıştır. Orta Asya göçebe hayata kadar dayandığı bilinmektedir. Göçebe yaşamda yaşam alanlarından giyim kuşamlarına kadar tekstil sık kullanılan bir materyal olmuştur. Yerleşik yaşama geçtikten sonra da gerek kültürel etkileşimlerin etkisi ile gerek ihtiyaçlar doğrultusunda kumaş sanatı Osmanlıya kadar gelmiştir.
Osmanlılar Selçuklulardan devraldığı kültür mirasıyla birlikte, Anadolu'da yaşayan çeşitli uygarlıklardan gelen etkileşimler ile kendi sanat anlayışını, Anadolu'nun eski uygarlıklarından gelen, gelenek ve görenekleri sentezleyip sonunda kendilerine özgü bir Türk sanatı üslubu ortaya çıkarmışlardır.
Osmanlı İmparatorluğu'nda saray yaşantısına geçip, yerleşik düzene geçtikten sonra, kıyafetlerde ve dokumacılıkta farklılıklar başladığı görülmektedir. Halk, saray mensupları ve azınlıklar kendi sınıf ve statülerini belirten kıyafetler giymişlerdi. Sultan ve ailesi için hazırlanan kumaşlar ile halk için hazırlanan kumaşların farklılık gösterdiği bilinmektedir. Kullanılan malzemeden, desen ve hatta renklerin dahi farklı olduğu gözlemlenmektedir.
Motifler duygusal değişimlerimizi, gücü, çeşitli olayları anlatmaktadır. Dokumacılıkta kullanılan motifleri; geometrik motifler, bitkisel motifler, figürlü motifler, nesneli motifler (ibrik, cezve, sandık vb.) ve sembolik (soyut) motifler olarak sınıflandırabiliriz. Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu zamanında yapılan eserlerdeki süslemeler, Türk süsleme sanatının altın devridir.
17. Yüzyılın ilk yarısında, özellikle kumaş sanat canlılık ve çeşitlilik göze çarpar. 18. Yüzyılda ise kumaş sanatında, geçen yüzyıllara göre belli bir gerileme görülür. Avrupa’da ortaya çıkan rokoko akımı Osmanlı kumaş süslemelerinde dekendini göstermeye başlamıştır. Motifler18. Yüzyılda bu akımın etkisiyle yozlaşmaya başlamış ve 16 – 17. Yüzyıllardaki zarafetini kaybetmeye başlamıştır. Kullanılan motifler, rumi, palmet, lotus, çiçek, meyve motifleri ile diğer motifler şeklinde sınıflandırılabilir.
Palmet: Palmiye yapraklarından esinlenerek yapılan motif türüdür.
Hatayi: Türk süsleme sanatının başlıca motiflerindendir. Orta Asya çıkışlı bu motif, stilize edilmiş çiçek, yaprak ve goncalardan meydana gelen motiflerdir.
Lotus: Nilüfer çiçeği olarak bilinen çiçeğin stilize edilmiş formudur.
Lale: Lale Osmanlı sanatında kullanılan ilk çiçektir.
Karanfil: Karanfil motifi gerek tek başına gerekse diğer çiçek motifleri ile beraber Türk dokumalarında çok kullanılan bir çiçek motifidir.
Sümbül: Sümbül motifleri lale, karanfil, gül ile birlikte değişik kompozisyon şemalarındakullanıldığı gibi az da olsa tek başına kullanılarak kumaşları süslemiştir.
Gül Motifi:16. Yüzyıldan itibaren çok kullanılmıştır.
Nar Motifi: Tekstil desenlerinde yer alan “Nar motifi” de sadece bir biçim olmasından öte, sembolik değerleri ile kumaşlara görkemli bir zenginlik getirmiştir. Güç, kudret ve bereket anlatmaktadır.
Elma Motifi: Özellikle çinilerde uygulama alanı bulmuş olan elma ağacı motifi, kumaş deseninde de az da olsa kullanılmıştır.
Saz Yolu Üslubu: Saz yolu üslubu Osmanlı sanatının yaygın bir süsleme üslubudur. Ana motifler kıvrık, sivri uçlu, hançer formundaki yapraklardır. Bu yapraklarla beraber diğer çiçek motifleri de beraber kullanılır.
Türk Rokokosu: 18. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren görmeye başladığımız Türk rokokosu küçük çiçek buketleri ve kıvrık daldan çıkan küçük çiçek kompozisyonlarından meydana gelen bir üsluptur.
Kozalak Motifi: 16 ve 17. Yüzyıl kumaşlarında görülen bir motiftir.
Şakayık: Türk süsleme sanatlarının sevilen bir çiçeği de “şakayık” motifidir. Motifin formu çok açılmış ve göbeği dışa fırlayan bir gül özelliği gösterir.
Ağaç Motifleri: Türk süslemeciliğinde, selvi, hurma, hayat ağacı, meyve ağaçları ve çiçek açmış ağaçlar, bahar dalları yoğun olarak Osmanlı kumaş sanatında kullanılmıştır.
16-18. Yüzyıllarda İstanbul’da üretilen kumaşlar zengin motif ve kompozisyon özelliklerine sahiptir. 16-18. Yüzyıllarda İstanbul’da dokunan kumaşlar kısaca değinmeğe çalıştığımız bu motifler kullanılarak üretilmiştir.
Bazen tek başlarına bazen de birkaç motif bir arada kullanılmıştır ve bu motifler kullanılarak üretilen kumaşlardan meydana gelen giysiler günümüze kadar gelmiş ve hem döneminin zevklerini bize yansıtırken aynı zamanda tarihimizi anlamamıza yardımcı eserler olarak müzelerde karşımıza çıkmaktadır.
Osmanlılar Selçuklulardan devraldığı kültür mirasıyla birlikte, Anadolu'da yaşayan çeşitli uygarlıklardan gelen etkileşimler ile kendi sanat anlayışını, Anadolu'nun eski uygarlıklarından gelen, gelenek ve görenekleri sentezleyip sonunda kendilerine özgü bir Türk sanatı üslubu ortaya çıkarmışlardır.
Osmanlı İmparatorluğu'nda saray yaşantısına geçip, yerleşik düzene geçtikten sonra, kıyafetlerde ve dokumacılıkta farklılıklar başladığı görülmektedir. Halk, saray mensupları ve azınlıklar kendi sınıf ve statülerini belirten kıyafetler giymişlerdi. Sultan ve ailesi için hazırlanan kumaşlar ile halk için hazırlanan kumaşların farklılık gösterdiği bilinmektedir. Kullanılan malzemeden, desen ve hatta renklerin dahi farklı olduğu gözlemlenmektedir.
Osmanlı Kumaşlarındaki Motiflere Genel Bakış
Türk süsleme sanatının en parlak devri 16. Yüzyıldır.15 ve 17. Yüzyıllar süsleme sanatlarımız her alanda en parlak seviyesine ulaşmış ve süsleme motiflerimizde de büyük bir zenginlik görülmüştür. Kumaşlardaki motif ve kompozisyonlar diğer dokuma türleri, çini, taş, mimari vb. eserlerde de görülmektedir. 14-16. Yüzyıl kumaş sanatı desen özelliği, kalite ve işçilik bakımından zirve yapmıştır. Dokumada altın ve gümüş tel kullanılarak kumaşın değeri daha da arttırılmıştır.Motifler duygusal değişimlerimizi, gücü, çeşitli olayları anlatmaktadır. Dokumacılıkta kullanılan motifleri; geometrik motifler, bitkisel motifler, figürlü motifler, nesneli motifler (ibrik, cezve, sandık vb.) ve sembolik (soyut) motifler olarak sınıflandırabiliriz. Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu zamanında yapılan eserlerdeki süslemeler, Türk süsleme sanatının altın devridir.
17. Yüzyılın ilk yarısında, özellikle kumaş sanat canlılık ve çeşitlilik göze çarpar. 18. Yüzyılda ise kumaş sanatında, geçen yüzyıllara göre belli bir gerileme görülür. Avrupa’da ortaya çıkan rokoko akımı Osmanlı kumaş süslemelerinde dekendini göstermeye başlamıştır. Motifler18. Yüzyılda bu akımın etkisiyle yozlaşmaya başlamış ve 16 – 17. Yüzyıllardaki zarafetini kaybetmeye başlamıştır. Kullanılan motifler, rumi, palmet, lotus, çiçek, meyve motifleri ile diğer motifler şeklinde sınıflandırılabilir.
16-18. Yüzyıl Osmanlı Kumaşlarında Kullanılan Bitkisel Motifler
Rumi: Selçuklular döneminden itibaren 20. Yüzyıla kadar Türk sanatında yaygın kullanılan bir motiftir.Palmet: Palmiye yapraklarından esinlenerek yapılan motif türüdür.
Hatayi: Türk süsleme sanatının başlıca motiflerindendir. Orta Asya çıkışlı bu motif, stilize edilmiş çiçek, yaprak ve goncalardan meydana gelen motiflerdir.
Lotus: Nilüfer çiçeği olarak bilinen çiçeğin stilize edilmiş formudur.
Lale: Lale Osmanlı sanatında kullanılan ilk çiçektir.
Karanfil: Karanfil motifi gerek tek başına gerekse diğer çiçek motifleri ile beraber Türk dokumalarında çok kullanılan bir çiçek motifidir.
Sümbül: Sümbül motifleri lale, karanfil, gül ile birlikte değişik kompozisyon şemalarındakullanıldığı gibi az da olsa tek başına kullanılarak kumaşları süslemiştir.
Gül Motifi:16. Yüzyıldan itibaren çok kullanılmıştır.
Nar Motifi: Tekstil desenlerinde yer alan “Nar motifi” de sadece bir biçim olmasından öte, sembolik değerleri ile kumaşlara görkemli bir zenginlik getirmiştir. Güç, kudret ve bereket anlatmaktadır.
Elma Motifi: Özellikle çinilerde uygulama alanı bulmuş olan elma ağacı motifi, kumaş deseninde de az da olsa kullanılmıştır.
Saz Yolu Üslubu: Saz yolu üslubu Osmanlı sanatının yaygın bir süsleme üslubudur. Ana motifler kıvrık, sivri uçlu, hançer formundaki yapraklardır. Bu yapraklarla beraber diğer çiçek motifleri de beraber kullanılır.
Türk Rokokosu: 18. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren görmeye başladığımız Türk rokokosu küçük çiçek buketleri ve kıvrık daldan çıkan küçük çiçek kompozisyonlarından meydana gelen bir üsluptur.
Kozalak Motifi: 16 ve 17. Yüzyıl kumaşlarında görülen bir motiftir.
Şakayık: Türk süsleme sanatlarının sevilen bir çiçeği de “şakayık” motifidir. Motifin formu çok açılmış ve göbeği dışa fırlayan bir gül özelliği gösterir.
Ağaç Motifleri: Türk süslemeciliğinde, selvi, hurma, hayat ağacı, meyve ağaçları ve çiçek açmış ağaçlar, bahar dalları yoğun olarak Osmanlı kumaş sanatında kullanılmıştır.
16-18. Yüzyıllarda İstanbul’da üretilen kumaşlar zengin motif ve kompozisyon özelliklerine sahiptir. 16-18. Yüzyıllarda İstanbul’da dokunan kumaşlar kısaca değinmeğe çalıştığımız bu motifler kullanılarak üretilmiştir.
Bazen tek başlarına bazen de birkaç motif bir arada kullanılmıştır ve bu motifler kullanılarak üretilen kumaşlardan meydana gelen giysiler günümüze kadar gelmiş ve hem döneminin zevklerini bize yansıtırken aynı zamanda tarihimizi anlamamıza yardımcı eserler olarak müzelerde karşımıza çıkmaktadır.