Su hayattır denir ya hep… Bu sözün manası nedir? Su neden hayattır hiç düşündünüz mü? Kısa ve net bir tümce ile açıklamak gerekirse su; yokluğu halinde insanı ölüme kadar götürme potansiyeli taşıyan bir gıdadır. Bu kısma gelene kadar ise “Öldürse daha iyi.” diyeceğiniz cinsten problemler çıkarır başınıza. Çünkü su; temel gıdamızdır.
Bir diğer hayat kaynağımız olan kanın su miktarı %3’ün altına düştüğü takdirde metabolizmanın artıkları, böbreklerden geçememeye başlayarak böbrek yetmezliği, böbrek iltihabı, böbrek taşı, mesane iltihabı, üremi, albümin gibi tedavisi zor hastalıklara sebebiyet verir.
Su; vücudun toksinlerden arınmasını ve temizlenmesini sağlar. Susuzluk ise bu işleve zarar vererek döküntü, sivilce, egzama, alerji gibi cilt hastalıklarına neden olur. Sindirim sistemini ve bağışıklığı çökertir. Kalp hastalığı, baş ağrısı, öksürük gibi problemler yaşatır. Su eksikliği, cildin nemini yok eder. Nemsiz kalan cilt kurur ve bilahare kırışıklıkları ve erken yaşlanmayı doğurur. Vücuttaki su azlığı yalnızca cildi değil saç derisini de kurutur. Bu olay öncelikle saç kepeğini, ilerleyen zamanlarda saç dökülmesini meydana getirir.
Emziren kadınlarda ise anne sütünü azaltır veya verimini düşürür. Belki de en acı veren etkilerinden biri… Kabızlık. Sıvı alımının az olduğu bünyeler kabızlık sorunu yaşar. Temel sıvı gıdamız olan su; bu durumun önleyicilerinin başında gelir. Uzun vadeli susuzluk ise tansiyon düzensizliğine neden olur. Tansiyon; sindirimi, böbrek görevlerini ve kan dolaşımını ciddi anlamda etkilemektedir. Suyun eksikliğinin yarattığı hastalıklar saymakla bitmez. Son olarak kas kramplarından bahsedip diğer başlığa geçmek istiyorum. Su tüketimi ile kasların elastikiyeti artar.
Bu da eklem ve kemik sağlığını pozitif yönde etkiler. Eklem sağlığı insan hayatının önemli noktalarından biridir. Eklemlerimizdeki hareketi sağlayan etmen ise kıkırdak dokusudur. Kıkırdak dokusunun suya ihtiyacı sandığımızdan daha fazladır. Dokunun su oranı azaldıkça, eklem hastalığı kaçınılmaz bir hal alır.
Bir diğer hayat kaynağımız olan kanın su miktarı %3’ün altına düştüğü takdirde metabolizmanın artıkları, böbreklerden geçememeye başlayarak böbrek yetmezliği, böbrek iltihabı, böbrek taşı, mesane iltihabı, üremi, albümin gibi tedavisi zor hastalıklara sebebiyet verir.
Susuzluk Başka Ne Gibi Hastalıklara Sebep Olur?
Vücuttaki su eksikliği, ısı dengesizliğini beraberinde getirir. Vücut ısısının artması ‘febril konvülsiyon’, daha bilindik ismiyle yüksek ateş, halk dilindeki ismiyle havale nöbetine sebep olur. Tersi halinde ise vücut ısısının düşmesi durumu meydana gelir ve neticesinde solunumun yavaşlayarak durması ve organların yavaş yavaş işlevlerini yitirmesi sayılabilir.Su; vücudun toksinlerden arınmasını ve temizlenmesini sağlar. Susuzluk ise bu işleve zarar vererek döküntü, sivilce, egzama, alerji gibi cilt hastalıklarına neden olur. Sindirim sistemini ve bağışıklığı çökertir. Kalp hastalığı, baş ağrısı, öksürük gibi problemler yaşatır. Su eksikliği, cildin nemini yok eder. Nemsiz kalan cilt kurur ve bilahare kırışıklıkları ve erken yaşlanmayı doğurur. Vücuttaki su azlığı yalnızca cildi değil saç derisini de kurutur. Bu olay öncelikle saç kepeğini, ilerleyen zamanlarda saç dökülmesini meydana getirir.
Emziren kadınlarda ise anne sütünü azaltır veya verimini düşürür. Belki de en acı veren etkilerinden biri… Kabızlık. Sıvı alımının az olduğu bünyeler kabızlık sorunu yaşar. Temel sıvı gıdamız olan su; bu durumun önleyicilerinin başında gelir. Uzun vadeli susuzluk ise tansiyon düzensizliğine neden olur. Tansiyon; sindirimi, böbrek görevlerini ve kan dolaşımını ciddi anlamda etkilemektedir. Suyun eksikliğinin yarattığı hastalıklar saymakla bitmez. Son olarak kas kramplarından bahsedip diğer başlığa geçmek istiyorum. Su tüketimi ile kasların elastikiyeti artar.
Bu da eklem ve kemik sağlığını pozitif yönde etkiler. Eklem sağlığı insan hayatının önemli noktalarından biridir. Eklemlerimizdeki hareketi sağlayan etmen ise kıkırdak dokusudur. Kıkırdak dokusunun suya ihtiyacı sandığımızdan daha fazladır. Dokunun su oranı azaldıkça, eklem hastalığı kaçınılmaz bir hal alır.